MUNCHAUSEN SENDROMU(MUNCHAUSEN SYNDROME)

 

 

Munchausen Sendromu İsmi nereden gelmektedir?

18. yy.'da yaşayan bir Alman baronu olan  Karl Fredrich Von Munchausen, Rus ordusunda paralı süvari olarak çalışmaktadır.  Baron Munchausen Osmanlı-Rus savaşından döndüğünde halka ve arkadaşlarına, akıl almayacak öykülerden ve kahramanlıklarından bahseder.....

18.05.2017 1301

 

MUNCHAUSEN SENDROMU(MUNCHAUSEN SYNDROME)


                Munchausen Sendromu İsmi nereden gelmektedir?

18. yy.'da yaşayan bir Alman baronu olan  Karl Fredrich Von Munchausen, Rus ordusunda paralı süvari olarak çalışmaktadır.  Baron Munchausen Osmanlı-Rus savaşından döndüğünde halka ve arkadaşlarına, akıl almayacak öykülerden ve kahramanlıklarından bahseder ve kendini savaşlardaki en yetenekli baron olarak gösterir. Öyküleri o kadar abartılı ve her yerden duyulur ki, sonunda anlattıklarının yalan olduğu ortaya çıkar. Munchausen, yalancılığından dolayı ün sahibi olmaya başlar. 

1951´de İngiltere´de, hastaneleri dolaşıp sahte hastalık hikayeleri anlatan ve ihtiyaç duymadıkları cerrahi müdahaleler talep eden bir grup hasta tespit edilir.

Bu kişilerin küçük rahatsızlıklarını büyüten evhamlı hastalardan farklı olarak hiçbir rahatsızlıkları yokken ve bunu gayet iyi biliyorken kendilerini hasta gibi gösterdikleri anlaşılır.

Doktorlar bu kişilik bozukluğuna, 18. yüzyılda yaşamış, uydurduğu yalan hikayeleriyle nam salmış Alman Baronu Karl Friedrich von Munchausen´den esinlenerek hastalığa Munchausen Sendromu adını verirler.

 

                Munchausen Sendromu Nasıl bir Hastalıktır?

Bu sendroma sahip hastalar, doktorun muayenehanesine ya da acil servise sıklıkla klinik rahatsızlığını destekleyen uydurma bir öykü ile gelmektedir.

Tedavi bitmeden hastaneden ayrılmakta ve aynı tabloyu yineleyerek tekrar tekrar hastaneye başvurmaktadırlar. Bu hastalar en zeki gözlemcileri bile aldatabilecek psikiyatrik sorunları olan kişilerdir.

Geçmişlerinde sıklıkla ebeveyn tarafından ihmal, terk edilme ve kötü davranış mevcuttur. Hastane personeli ve doktorlar kişi tarafından ilgi ve sevgi alma aracı olarak görülmektedir.

Bu amaçla içine girmek istedikleri hastalığın belirtilerini kendi vücutlarında kendileri oluştururlar. Bunu yaparken hasta olmadıklarının tamamen farkındadırlar.

Vücudunu yaralayarak, kana dışkı bulaştırıp enfeksiyon çıkarma, boğazın iç kısmını keskin bir aletle yaralayıp kanı yutup bunu kan kusma olarak göstermek, anal ya da vajinal mukozalarını delmek, hiç yoktan kalp ilacına yüklenip kalp atışında düzensizlik yaratmak, bebek pudrası yutup astım belirtileri göstermek başvurdukları yöntemlerden sadece birkaçıdır.

Bu yolla amacına ulaşıp ilgi odağı olan, yüzlerce kez hastaneye yatıp, onlarca kez ameliyat olan hastalar mevcuttur.

 

                Vekaleten Munchausen Sendromu (Munchausen by Proxy) nedir?

Hastalığın daha korkunç olanı ise 1977´de tanımlanan bir alt çeşidi olan ve çocuk istismarına giren "Vekaleten Munchausen Sendromu" dur. Bu sendromu yaşayan kişi kendisinde değil bakmakla yükümlü olduğu çocukta hastalık semptomlarını oluşturur. Sendrom genellikle genç annelerde görülmektedir.

Sorumluluğundaki "hasta!" kişi için elinden geleni yapan ve hatta ani müdahalelerle onları kurtaran birer kahraman olarak çevrelerinden olumlu tepki görmek bu kişileri beslemektedir.

Çocuğunu kaybetmemek için sabah aksam hastanede kalıp canla başla çalışan anne rolüyle çevresinde acınan ama saygı duyulan bir kişi profili oluşturulur.

Bu hisleri yaşamak için; çocuğunun idrar testine adet kanını karıştıran, boya yedirip renkli kusturan, kendi insülin iğnesini sağlıklı çocuğunda kullanan, havasız bırakıp nöbet geçirten, deride kabarcık olacak şekilde kaşıyıp döküntü süsü veren, yiyecekten uzak tutup büyüme geriliğine neden olan anneler gibi birçok vaka yaşanmıştır.

The Sixth Sense, The X Files, House M.D., Bron/Broen gibi yapımlara da konu olan hastalık korkunç örnekler barındırmaktadır.

 

                Munchausen Sendromu Özellikleri:

Bu hastalıkta kişi, belirli bir düzeyde tıp bilgisine sahiptir ve kendi kendine hastalık belirtileri yaratır. Örneğin; kalp ritmini artıran veya düşüren madde veya ilaç içip kalbinde ritim bozukluğuna sebep olabilir. Bir başka örnek ise kendilerinden idrar testi istendiğinde; idrara kan karıştırabilir. Bu tarz hastalar birçok kez ameliyat masasına yatabilirler. Bu örnekler çok daha fazla artırılabilir. Amaçları aslında normal yaşamlarında görmediğini düşündükleri ilgiyi görmektir; yani sağlıksız bir ilgi açlığıdır. İlginin beklendiği kesim ise çoğunlukla sağlık sektörü çalışanlarıdır.

Eğer hasta çok sık doktor ve hastane değiştiriyorsa, çok sık operasyonlar geçiriyorsa, tıpla ilgili kitaplarla fazla ilgiliyse, artan ziyaretçi sayıları iyileşme belirtilerini de artırıyorsa, test sonuçları normal olduğunda ciddiye alınmadığını iddia ederek yakınıyorsa, vücudunda çok fazla yara izi varsa (çizik kesik vb.) kişide bu kişilik bozukluğundan şüphelenilebilir. Bu belirtiler daha çok stres altında artış gösterir. Hastalık bazen intihara kadar gider ve ölümle sonuçlanabilir.

Rahatsızlık daha çok 30-50 yaş aralığında görülmektedir. Hasta çok sık doktor ve hastane değiştirdiğinden ve iyi bir yalancı olduğundan dolayı teşhisi uzun yıllar alabilir. Teşhis için doktorun, ruhsal ve fiziksel tüm hastalık olasılıklarını elemesi gerekir. Tedavisi güç hatta, imkansız bir kişilik bozukluğudur.

Psikolojik bir hastalık olan Munchausen sendromu çok sıra dışı bir sendrom. Munchausen sendromu, bir kişinin genellikle tıbbi personelin ilgisi ve arkadaşlığı için kasıtlı olarak kendini sık sık hasta etmesi durumuna verilen addır.

Munchausen sendromu, ilgi arayan bir kişilik bozukluğudur ve karşılaşılma sıklığı istatistiklerin gösterdiğinden daha yaygındır. Daha çok narsistik eğilimleri olan, benlik algısı ve özsaygısı düşük, duygusal olarak olgunlaşmamış ve kırılgan bir egoya sahip kişilerin dikkati üzerlerine çekmek ve ilgi odağı olmaya aşırı ihtiyaç duyduğu bir bozukluktur.

Munchausen Sendromu için; gerçek olmamasına rağmen, hastanın, ruhsal ya da fiziksel sorunu varmış gibi davrandığı bir çeşit yapay bozukluktur denilebilir. Bu hastalıkta durum şudur.  Bu sendromu yaşayan kişiler, hasta olmadıkları halde, hasta taklidi yaparak, veya kendilerini yaralayarak hastanede tedavi görmek istiyorlar. Ancak bunların asıl amaçları hastanede kalıp, doktor, hemşire ve diğer hastane görevlilerinden ilgi görmektir. Bu kişiler sağlıklı yollardan göremediğini sandığı ilgiyi, sağlık kurumlarından görmek için çalışırlar.

Yapay Bozuklukların çok daha ciddi bir formu olan Munchausen sendromunda art arda bir dizi hastaneye yatış, hayat boyu süren bir durum halini alır. Yapay bozukluk, belirti üretmek için dışsal bir güdülenmenin olduğu hasta rolü yapmaktan farklıdır; yapay bozukluğu olan bir hasta kasıtlı olarak hiçbir dışsal teşvik edici olmadan fiziksel belirtiler üretir.

Bu hastalığa yakalanmış kişiler hasta olmadıklarını en az doktorlar kadar iyi bilirler. Bu hastalığın ciddiyeti ise şöyle özetlenebilir: 600 kadar hastane gezen veya 40 civarı ameliyat olan Munchausen sendromlu hasta.

Birçok defa hastaneye yatan ve ameliyat olan bu kişilerin, acı verici tedavi yöntemlerden kaçınmadığı hatta zevk aldıkları bilinmektedir. Bu kişiler belli bir miktar tıp bilgisine sahip olmaları nedeniyle kendilerine, doktorları yanıltacak kadar, belirtileri oluşturup, hastaneye başvurur. Gerçekten olmayan hastalıkları var gibi göstererek, birçok farklı vakada, inanılmaz olaylar gerçekleştirmişlerdir.

Munchausen sendromunu hastalık hastası denilen kişilerle karıştırmamak gerekir. Çünkü bunlar aslında sağlıklı oldukları konusunda doktorlarla hemfikirdir. Hastalık hastaları kendilerini gerçekten hasta edebilirler, bu bir çeşit ters placebo etkisidir. Ancak Munchausen sendromu; bir kişilik bozukluğudur.

Munchausen Sendromu Komplikasyonları:

Ölüm veya intihar dahil ciddi sorunlara yol açabilir. Teşhis ve tedavisi zordur. Çünkü hasta bir süre sonra doktor veya hastane değiştirebilir. Ancak kişi gerçekten ağır bir hastalık geçirir, psikolojik tedavi görür ya da hayatta gerçekten kendisine motive kaynağı bulursa, tedavisi mümkün olabilir.

 

                Munchausen sendromu testleri

Kişinin dürüst olmaması nedeniyle Munchausen sendromunun teşhisi çok zordur. Ayrıca, doktorların Munchausen sendromu teşhisini koymadan önce diğer bütün olası fiziksel ve ruhsal hastalıkları saf dışı bırakması, genellikle çeşitli tanısal test ve işlemler uygulaması gerekir.

 

                Munchausen sendromu tedavisi

Munchausen sendromu ve bir karakter bozukluğunun parçası olarak psikotik psikopatolojisi olan hastalar nadiren başarıyla tedavi edilebilir. Manipülasyonlarını kabul etmek gerilimlerini biraz azaltır ama provokasyonları giderek artar ve sonunda doktorların yapmak istediği ya da yapabileceği şeyleri aşar.

 

 Özet olarak Munchausen Sendromu

  • Hastanın aslında gerçek olmayan bir ruhsal ya da fiziksel sorunu varmış gibi davrandığı bir çeşit yapay bozukluktur. 
  • Hasta çoğunlukla kısmen de olsa tıp bilgisine sahiptir.
  • Hastalar belirtileri kasıtlı olarak ürettiklerinin farkındadır. Hastalık hastası olma ile arasındaki fark da buradan doğar. Hasta başkalarının dikkatini ya da ilgisini kendi üzerine çekmek için oldukça riskli yollara başvurabilir.  
  • Kişi bir başkasında belirtiler yaratır ya da uydurursa, buna Munchausen by Proxy sendromu denir. Buna kişinin çocuklarında hastalık belirtileri olduğunu uydurması da dahildir.
  • Bu erken yetişkinlik çağında başlar. Çoğunlukla 30 ila 50 yaşlarındaki yetişkinleri etkiler.
  • Teşhis ve tedavi zordur çünkü hasta bir süre sonra doktor ya da hastane değiştirebilir.
  • Tedavide psikoterapi, bilişsel davranışçı terapi ve sosyal servisler yararlı olur.
  • Munchausen sendromunun komplikasyonları, ölüm ya da intihar da dahil ciddi sorunlara yol açabilir.

 

 

                     Mürsel MORTAŞ

                                                                                                                                  Psikolojik Danışman